Barış Köprüleri Umut Okullar

Pazartesi günü yüksek tirajlı gazetelerimizde tam sayfa ilanları görünce, dünyanın dört bir yanındaki yüzlerce Türk okulunun, bir eser sayesinde bir defa daha gündeme gelmiş olmasının kıvancını yaşadım. Editörlüğünü İlber Ortaylı, Toktamış Ateş ve Eser Karakaş'ın yaptığı 'Barış Köprüleri Dünyaya Açılan Türk Okulları' kitabı aydınlarımızın bu eğitim kurumlarıyla ilgili değerlendirmelerinden oluşuyor. Geçtiğimiz günlerde bu eserden daha detaylı bahsettiğimi okuyucularımız hatırlayacaktır.

Bu okullar neden bu kadar önemli? Başka bir ifade ile başta ABD olmak üzere bütün dünyada bir eğitim arayışı içerisine girilmişken farklılıkları ve başarıları ile bu okullar ne ifade ediyor?

Bu okulların en büyük tavsiyecisi, fikir mimarı Sayın Fethullah Gülen; 'Görmek istemeyenler ve nankörlük edenler olsa da bu okullar 'çağın hadisesi'dir.' diyor.

Gerçekten de Sayın Ecevit'in altını çizdiği gibi bu eğitim hamlesinin; değerlerimizin dünyaya tanıtılması, Türkçenin yaygınlaştırılması açısından Osmanlı'nın en parlak dönemlerinde bile bu ölçüde yaygınlaşan bir örneği yoktur. Asyalı, Avrupalı, Afrikalı, Avustralyalı, Amerikalı çocuklar bizim şarkılarımızı, türkülerimizi, İstiklal Marşı'mızı söylüyor. Gördüğümüz ne bir hayal, ne de bir rüya.

Streslerin, ekonomik sıkıntıların, sun'i gündemlerin ağındaki milletimiz için bu okulların varlığı aynı zamanda bir umut ve moral kaynağı. Ma'şeri vicdanın, koskocaman bir milletin yüzde 80-90 itibarıyla bu okullara hayat veren gönüllülere sahip çıkması, onları desteklemesi, yapılan hizmetlerin isabetliliğini göstermesi bakımından da cesaret verici. Demek ki, küreselleşen dünyamızda bir yerlere sıkıştırılmak istenen milletimiz bir huruç hareketiyle tarihin yeni bir safhasında sahne alıyor.

Sayın Gülen'in tespitiyle milletimiz meselenin makuliyetinde bir araya geliyor. 'Türk milleti için yeniden bir ikbal dönemi başlıyor. Milletimizi seven, devletimizin uluslararası yarışta layık olduğu yeri alması gerektiğine inanan herkes bu işe sahip çıkıyor.

Görmemiz gereken temel husus, isimsiz bir eğitimci genç kuşağın benzerine ancak savaş meydanlarında, cephelerde şahit olabileceğimiz bir fedakârlık sergilemeleridir. Meselenin inanç, ideal ve dava boyutunu görmeden bu fedakârlığı anlamak mümkün değildir. Hayatında bir gün olsun başkaları için yaşamamış olanların, tanımadığı ülkelere hicret niyetiyle, dinin temel düsturlarından olan 'emr-i bil maruf, nehy-i anil münker' (iyilikleri emretme, hayırlarda ve güzelliklerde yarışma ve kötülüklere mani olma) niyet ve inancıyla koşa koşa gitmelerini anlamaları evet çok zordur. Yurdunu, yuvasını terk ederek giden bu insanlar Türk milleti adına gittiler, Türk devleti adına gittiler.' diyor Sayın Gülen. Ve ilave ediyor:

'Birer sürgün (fışkın, yeni süren filiz) gibi gittiler. Dünyanın dört bir yanında Türk devletini tutacak, destekleyecek, kaldıracak lobiler oluşturmak için gittiler. Kendi kültürümüzle insan yetiştirmek için gittiler.' Onlar için, onların adeta milletimizin güzelliklerini anlatan sergileri okullarımız için ne kadar yazsak, kitaplar bassak azdır. Onları artık sanatçılarımız da görmeli, hikayelerimizde, romanlarımızda, tiyatro eserlerimizde artık onlar da olmalı. Şiirlerde onların destanı mısralara dökülmelidir. Onların elbette böyle bir beklentileri yok. Fakat onlar ufuklarımızda beliren yeni baharın kahramanları. Onların nasıl birer sevgi kahramanı olduğunu, birer şefkat, merhamet, af kahramanı olduğunu, birer tevazu, fedakârlık ve hoşgörü kahramanı olduğunu bütün dünya görmeli ve bilmelidir.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.