Tasavvufta Huluk veya İyi Huy
Tasavvufun en sağlam kriteri huluk "iyi huy"dur. Hulukta birkaç kadem önde bulunan tasavvufta da ileride sayılır. Fevkalâde haller, baş döndüren makamlar ve beşer üstü tasarruflar iyi huy zemininin gülü, çiçeği, meyvesi olması itibariyle makbul sayılsa da ahlâk-ı haseneye iktiran etmedikleri zaman hiçbir kıymet ifade etmezler.. ve üzerinde durmaya da değmez.!
Zaten, Hz. Sahib-i Şeriat da; "hangi mü’min îmânı itibariyle daha faziletlidir?" sorusuna:Huyu en güzel olandır" demiyor mu?
Niye olmasın ki, bir kere Allah, en mümtaz kulunu, tesliye, te’min ve senâ makamında, O’nun üzerinde onca nimet ve lütufları varken "Herhalde sen, ahlakın Kur’ân buudlu, ulûhiyet eksenli olması itibariyle ihâtası imkansız, idraki nâkabil en yücesi üzeresin" (Kalem/4) diyerek O’nun bu yüce ahlâkı ve rûhî mezâyâsıyla, yani hilkatinin gayesi, hedefi ve gerçek manâsı sayılan hulukuyla nazara veriyor. İlk insanla başlayıp Işık Çağı’na kadar tekemmül edegelen ve O’nunla noktalanan Kur’ân buudlu hulukuyla..
- tarihinde hazırlandı.