Eğitimci Suçu Kendinde Bulur
Denizli Eğitim Gönüllüleri'nin (DEGDER) Avrupa Parlamentosu projeleri kapsamında Aile Herşeye Değer seminerine gelen heyetten bir önceki yazımda behsetmiştim.
Bu heyet gezilerine devam etti...
Çal ilçesinin Sazak köyüne de uğrayan misafirler Çizmeci ailesini ziyaret ettiler. 37 yıldır gelini ile birlikte yaşayan 82 yaşındaki nine ile beraber çay içtiler, hatıra fotoğrafı çektirdiler. Bir gözü görmeyen, kulakları işitmeyen ve beli 90 derece kambur kaynanasına bakan yaklaşık 60 yaşlarındaki evin gelini, "Ben 37 yıldır kaynanamdan bir gün ayrı yaşamadım." deyince misafirler hayranlıklarını gizleyemediler. Evden ayrılırken son kez toplu hatıra fotoğrafı çektirdiler ve yaşlı ninenin elini öperek ayrıldılar.
Yapılan bu ev ziyaretlerinde kendilerine, misafirlerin ayakkabıların çevrilmesine, yaşlıların ellerinin öpülmesine dair, yapılanların o büyüğe karşı duyulan saygının işareti olduğu anlatıldı. Çay istenmeyince bardağın kaşıkla kapatılmasına varıncaya kadar dikkatle öğrendiler ve uygulamaya geçtiler. Pamukkale gezisinde olağanüstü keyif alan misafirler bol bol sıcak suyun içinde yürüdüler. Rehber eşliğinde gezilen Pamukkale'nin tarihi hakkında bilgi aldılar. Misafirler Saklıkent'e giderek kanyonda yürüyüş yaptılar. Orada bir ihtiyaç sahibine sadaka verdiğimizi gören Bielefeld Üniversitesi'nde görevli Bettina Koeper, kanyona doğru giderken 'Benim bir şey halletmem lazım, geri dönmem lazım.' dedi. Sadaka verdiğimiz kişiden yaklaşık 50 metre uzaklaşmıştık o geri döndü, arkasından takip ettik, yalnız bırakmak istemedik. İhtiyaç sahibi yaşlının yanına vardı 10 TL sadaka verdi ve "Ben iyiliklerin geri döneceğine inanıyorum." dedi.
Alman misafirler her geçen gün "Yazık bir günümüz daha gitti!" diyerek zamanı durdurmak mümkün olsa bu güzel günlerin çabuk geçmemesi için durduracaklarını belirttiler. Her gün ayrı şeyler, yerler ve insanlar görme ve tanımanın tarifi imkânsız haz verdiğini dile getirdiler ve olağanüstü heyecanlı anlar yaşadıklarını belirttiler.
Avrupalı misafirler Özel Servergazi Liseleri'ni de gezdiler. Teneffüs saati olması hasebiyle sınıflarda öğrencilerle görüştüler, hatıra fotoğrafları çektirdiler. Okullardaki eğitim metodu gündeme gelince, Alman misafirlere M. Fethullah Gülen'in İzmir'de görev yaparken sürekli kaçan üç yaramaz öğrencinin eline demir çubuğu vererek "Haydi bizi dövün, biz suçluyuz; çünkü okumayı, öğrenmeyi size sevdiremedik. Sevdirebilseydik siz okuldan sürekli kaçmazdınız." dediği olay anlatıldı. O öğrencilerin ondan sonra kaçmadıkları ve hayatta başarılı oldukları, eğitimde metodun sevdirmek olduğu söylenince sosyal pedagog Silvia Geiseler, "Bu metodu bizim öğretmenlerimize anlatmalıyız." dedi. Son gün yapılan veda gecesinde hanımlar, misafirlerle beraber mantı ve sarma yaptılar, isteyen misafirler yapımında katkıda bulundular, uygulama yaptılar ve birlikte yenildi. Ebru yapımı gösterildi. Folklor gösterisi yapıldı, Avrupalı misafirler yaklaşan ayrılığın hüznünü folklor gösterileri ve halk müziklerine eşlik ederek dağıtmaya çalıştılar. Kına gecesi yapıldı ve Bettina Koeper sembolik gelinlik kıyafeti giydi ve kına yakıldı. Bütün bunları yaşayan misafirler tarifi imkânsız haz aldıklarını ve bu hatıraları hiç unutmayacaklarını dile getirdiler.
- tarihinde hazırlandı.