Yağmursuzluk Yağmur Duasının Vaktidir; Ama...
Yağmursuzluk yağmur duasının vaktidir. Sen bir kul olarak yağmur yağmadığı zamanlarda duanı yaparsın, O isterse yağdırır, istemezse yağdırmaz. O bizi alakadar etmez.
Ama bizim o mevzudaki mülahazamız da şudur; tutunduğumuz o memeden süt getirinceye kadar ya yırtılırız, ya ölürüz ya çatlarız, ya sütü alırız.
Şimdi böyle bir azim, böyle bir kararlılık yok. Himmet âlî değil.. O himmet de bir kurala bağlanıyor. Husuf namazı, küsuf namazı, husufun küsufun vaktidir deniyor; bu doğrudur. Yağmur namazı da yağmursuzluğun vakti veya yağmur duası yağmursuzluğun vaktidir. Ama bu husus bir mazeret olarak telakki edilmemeli ve insanlardaki direnme, kararlılık, ısrar, temadi arzusunu öldürüp, felç etmemelidir. Bütün bunların üstüne dua ediyorum diye bir de şov yapacaksınız. Allah'ın sevmediği ne kadar şey varsa hepsini icra edeceksiniz. Ondan sonra duadan bir netice bekleyeceksiniz. Oysaki mesele öyle değil. Koyunu, kuzuyu, danayı, ineği götürüp meleştireceksiniz orada. Çocuklarınızın bağırmasını sağlayacaksınız. Annelerin inlemesine, babaların ağlamasına bir zemin olacak orası. Bütün bunların ardından halis, günahsızlığına inandığınız bir adamın el açmasını sağlayacaksınız. Önce inanmak lazım; Allah, dertlerin döküleceği tek varlıktır. İçini en samimi duygularla o ulu dergâha dökmek lazım.
Sonra Allah'ın musibet ve belaları karşısında Allah Resûlü, "Her türlü belaya karşı dua ile mukabele buyurun" diyor. Yürekten Cenab-ı Hakk'a teveccüh ederek, toplu, herkesi çıkararak yapılacak dualar.. kuraklıkta da olabilir, başımıza taşların yağmasında da olabilir.. zelzelede de olabilir. Eskilerin ifadesiyle afat-ı semaviye ve afat-ı araziyede hepsinde Allah'a dua edilir. Fakat ondan daha öte herkes insanlık için çok önemli bir mesele olan böyle bir hususta bazı gecelerini feda ederek kalkıp seccadesiyle buluşarak, alnını yere koyup orada içini Allah'a dökerek, Cenab-ı Hak'tan fereç ve mahreç dilemelidir.
Bin kere belki her gece "Ne olur Allah'ım bizim için bir çıkış noktası lütfet!" deyip yalvarsın herkes. Böyle bir şeyi lüzumlu görmüyorsa o kadar inanıyor demektir. O kadar inananlara, Allah'tan müstağni davrananlara Allah'ın böyle bir muamelesini normal görmek lazım. Cenab-ı Hak, bazen sarsar, tazarru ve niyazda bulunsunlar.. ama O'nu nankörlükle, körlükle karşılarlarsa şayet, kalbsizlikle karşılarlarsa musibeti ikileştirmiş olurlar.
- tarihinde hazırlandı.