Mustafa Sabri Bey
Bu tertemiz Anadolu evlâdı, tam mânâsıyla bir mücadele insanıdır. Müderrislikten saray kütüphâneciliğine, milletvekilliğinden "Benıânü'l-Hakk" başyazarlığına, ondan da Hürriyet ve Îtilâf Fırkası üyeliğine; mâlum Bâbıalî Baskınıyla ülkesini terk edeceği âna kadar hep bir aksiyon ve mücadele insanı olarak görürüz bu Osmanlı şeyhülislâmını. Yurt içinde havalar sertleşince, başka bir İslâm ülkesinde hizmet vermeyi deneyen, fırsat bulunca yeniden yurduna dönüp, mücadelesini burada sürdüren bu hareket insanı, imkân yakalayınca, "Dâru'l-Hikmeti'l-İslâmiye" âzâlığı ve "Şeyhülislâm"lık mansıbıyla bir kere daha ülkesini hizmetle kucaklar ve 1922 yılında son kez Türkiye'den ayrılır; Romanya, İskeçe derken Mısır'a gider ve 1954 yılında vefat edeceği âna kadar ömrünü kızıl kıyâmet bir mücadele içinde geçirir. Bir hayli çileli ve çokça inişli-çıkışlı bir hayat yaşayan bu vatan evlâdının da mübarek hayatları birkaç doktoraya esas teşkil edecek kadar zengindir.
- tarihinde hazırlandı.