Cemaat isyan mı etti?

Hizmet hareketi 17 Aralık sürecinden bu yana, onlarca delille müeyyed 17 ve 25 Aralık soruşturmalarının bir yolsuzluk operasyonu olduğu, darbe algısının yolsuzluğu örtmek için hükümet tarafından oluşturulduğu konularında, çok net bir tutum sergiliyor.

Bu konuda hareketin fikir mimarı muhterem Hocafendi başta olmak üzere, GYV, Zaman Gazetesi, Samanyolu yayın grubu televizyonları, Aksiyon dergisi vb. Hizmet hareketinin bütün yayın organları aynı istikamette görüş ve düşünceler ileri sürüyor.

Hizmet hareketinin yolsuzluk iddiaları konusundaki bu net duruşu, AKP iktidarı, iktidarın fetva eminleri ve yayın organları tarafından seçilmiş iktidara karşı bir başkaldırı olarak takdim edilmeye çalışılıyor; yani, onlara göre 'Cemaat ulu'l-emre itaatsizlikte bulunarak adeta isyan ediyor.'

Burada ulu'l-emr kimdir, hangi durumlarda itaat edilir vb. teknik konulara girmeden Cemaatin duruşunun ne olduğu üzerine kafa yormak istiyorum.

Toplum, insandan oluşur; cemiyetteki her bir fert toplum bünyesinin hücresidir. Bünyenin sağlıklı olması hücre sağlığıyla direkt alakalıdır. Fertleri madden ve manen sıhhatli bir cemiyet sâlim olurken, ferdin sağlığını kaybettiği bir cemiyet sakattır.

Hizmet hareketi, Bediüzzaman döneminden bu yana ferdi esas almaktadır; Nur Hizmetlerinin var oluş felsefesi, kalbi mutmain, beyni ve zihni sâlim, yaşadığı zamanın ruhuna hâkim mütefennin nesiller yetiştirmektir. Bu amaç ise insana hizmetle kâim olur.

Hizmet Hareketi yukarıda kısaca özetlediğimiz var olma amacını 'halkın arasında Hakk'la olma' düsturu paralelinde inşa ettiği çalışmalarla ikame etmektedir.

İyi yetişmiş olmak, 'insan' için çift yönlü olmayı gerektirir; yani, akıl kadar kalbin, zihin kadar vicdanın diri olmasını.

Vicdanı sağlam bir insan Allah'ın yasakladığı, insanların hakir gördüğü konularda tarafsız olamaz; o, sonucu ne olursa olsun, hiçbir tehdit, baskı veya korkutmaya aldırmadan hakkın ve doğrunun yanında saf tutar. Aksi bir hareket veya tavır varlığı ve kendisiyle çelişmesi anlamına gelir.

17 Aralık'tan bu yana, operasyonu yapan polisler başta olmak üzere, Hocaefendi ve Hizmet hareketinin yayın organları hep aynı noktaya vurgu yapıyor: İddialar çok vahim, aynı zamanda deliller de oldukça sağlam; üzeri örtülmemeli, her türlü iddia şeffaf bir şekilde hukuk çerçevesinde araştırılmalı.

Hocaefendinin ve Camianın yayın organlarının ne, şu anın Cumhurbaşkanı ne de AKP hükümetini direkt hedef alan, aşağılayan, onlara mesnetsiz çamur atan bir söylemi olmadı; tersi ise 17 Aralık'tan bu yana azalmadan devam ediyor. Bu konuda Hizmet Hareketi "Sizden biri bir kötülük gördüğünde, gücü yetiyorsa eliyle düzeltsin. Yetmezse diliyle düzeltsin. Onu da yapamazsa, hiç olmazsa kalbiyle buğz etsin. Fakat bu, imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi, Fiten, 11) hadis-i şerifinin gereğini ifa ediyor.

Hizmet hareketine bu da çok görülerek adeta ondan, elsiz, dilsiz ve kör olması bekleniyor. Bu beklentinin Camianın var oluş amacına neredeyse ihanet olduğu göz ardı edilince, hareketin şahsiyetli ve dik duruşu 'başkaldırı' gibi lanse ediliyor.

Hizmet Hareketi aylardır gördüğü akıl almaz hakaretler karşısında bile 'üslup' namusundan taviz vermiyor. Namustan verilmeyen taviz, isyana değil iç barışa hizmet ediyor; ülkemizdeki toplumsal barışın bizzat idare makamında bulunanlar tarafından dinamitlenmesine rağmen...

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.