Hocaefendi'nin Sünnet Anlayışı
Bilindiği gibi temel İslamî ilimlerin iki kaynağı vardır: Kur'an-ı Kerim ve sünnet. Hadis yani sünnet, Peygamberimizin bütün hayatını kapsar. Özellikle bir iki asırdır modernizmin de etkisiyle hadis ilmi ve sünnet üzerinde meydana getirilen şüphe ve tereddütler, kendine has ilmî metodolojisi ve disiplini olan hadis ilmine zarar vermese de zihinlerde karışıklığa sebep olmuştur.
Ömrünü hadis ilmi çalışmalarıyla geçiren, Kütüb-ü Sitte'yi Türkçeye çevirerek bu kaynaktan istifadeyi kolaylaştıran Prof. Dr. İbrahim Canan, sünnet tartışmalarına yeni bir boyut katacak bir eserle çıkıyor karşımıza. "Fethullah Gülen'in Sünnet Anlayışı" isimli çalışma, Gülen üzerine son dönemde yapılan, hız kazanan araştırmalara bir yenisini daha ekliyor. Allah Rasulü'nün ümmeti için taşıdığı ehemmiyetle birlikte günümüz sorunlarına çözüm ararken hadis ve sünnetten nasıl istifade edilebileceğini görmek bakımından da önemli olan çalışmada, Gülen'in tefsir, hadis, fıkıh, kelam ve siyer gibi İslamî ilimlerin temel alanlarında söz sahibi bir ilim adamı olduğuna dikkat çekiliyor.
Kitabın yazarı Prof. Dr. Canan, samimi bir itirafla başlıyor tahlili çalışmasına: "İtiraf etmeliyim ki, işin içine girince Hocaefendi'nin tefekkür ve tasavvuf yönlerindeki vüs'at ve derinliği, yapmam gereken çalışmanın zannettiğim kadar kolay olmayacağını gösterdi... Hocaefendi; ictimâî, siyasî, iktisadî, fikrî, tefekkürî, tarihî, dinî, ilmî, terbiyevî... vs. zengin mi zengin konularda kalem oynatmıştı." Gülen'in temel İslamî ilimler içindeki yerinin bugüne kadar üzerinde pek durulmayan bir husus olduğunu belirten Canan, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin neredeyse ele aldığı tüm meselelerde, zayıf, hasen ya da sahih tüm çeşitleriyle hadisten istifade ettiğinin altını çiziyor.
İbrahim Canan, hadis ilmi konusunda gelenekçi olarak değerlendirdiği Gülen Hocaefendi için son tahlilde şunları söylüyor: "Doğrudur o, Buhâri'yi, Müslim'i, Kütübü Sitte'yi fıkhî hadisleri, ahkâm hadislerini ya da tasavvufî hadisleri... şerhetmiş bir şârih değildi. Ancak o, felaketler, helaketler ve hep kaybetmeler asrını yaşamış, cehalet-zaruret-gaflet-ihtilaf-terk-i feraiz-şahsiyetsizlik ve taklit fırtınalarıyla yıkılmış, sonra da üzerinden Batı buldozerleri geçmiş insanları ayağa kaldırıp, onları inkârdan, ataletten, cehaletten, fakirlikten kurtararak, meselelerine sahip çıkacak, hadis kaynaklarının şerhlerini en güzel şekilde yapacak nesillerin yetişmesini sağlayacak hadisleri şerh etmişti..."
- tarihinde hazırlandı.