Suikast mı?
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun, siyasi hareketini çok aşan bir sevgi ve saygı halesi ile çevrili olduğu cenaze töreninden açıkça anlaşıldı. Biliyoruz ki birçok insan Büyük Birlik Partisi'ne oy vermek ister de, oyum ziyan olmasın diyerek vazgeçerdi. Bu seçim de ise Sivas ili dışında Büyük Birlik adayları çekildi denilerek oyların azaltıldığını öğreniyoruz. Yine de yüzde 100'ü aşan bir oy artışı ile önemli bir varlık ortaya çıktı.
Elbette merhumun ölümünün biçimi konuşulacak... Olaya maneviyat penceresinden bakarak 'Çok özlediği sonsuzluğun sahibine uçarak gitti' demek mümkün ve doğru...
Ya da "Muhsin Başkan'a da ancak böyle bir ölüm yakışırdı" da denilebilir.
Ama işe bir başka boyuttan, sebepler aleminden bakınca söylenmesi gereken sözün en doğrusunu Gülen Hocaefendi söyledi: "Yazıcıoğlu örnek bir Anadolu insanıdır... Kendisinin başına dört-beş defa sürpriz trafik kazası gelmiş... Bir yönüyle şüphelenmek lazım... Bu helikopter nasıldı? Niye böyle bir şeye itildi?.. Neden ille onunla götürülmek istendi?.."
Televizyonlar sivriltilmiş haber peşinde 'Ergenekon'un gizli tanığı' masallarını üretenlere bile değer veriyor... Tam bir masal... Muhsin Başkan eğer o davada tanıklık yapacak olsaydı, 'açık tanık' olurdu. İdamla yargılandığı davalarda ve zalim işkencecilerin elinde tutsak olduğunda bile korkmayan Merhum kimden korkacaktı ki?..
Kimi basın-yayınımızın durumu bir hoş... Büyük Birlik yetkilileri bu işte 'Suikast ihtimali de dahil, her şey araştırılmalı' diyor. Bakıyoruz gazete başlıkları 'suikast dediler' diye çıkıyor. Televizyonlar daha da hoş... Kulaklarımızla 'Kaza da olabilir, suikast da' dediklerini duyuyoruz, ama alt yazılarda "Büyük Birlik PARTİLİLER suikast olduğunu iddia ediyorlar" diye çıkıyor.
Suikast olmak ihtimali var mı?
Elbette var... Olaydan sonra birbirini izleyen gariplikler ve Büyük Birlik camiasının alabildiğine tahrik edilmesine yol açan duyarsızlıklar sonucunda ALPEREN GENÇLİK istenmeyen yönlere sürüklenebilirdi...
Ve belki de, suikast sebebi buydu... 'Belki de' diyorum.
Neyse ki Büyük Birlik yöneticilerinin ve teşkilatın akılcı ve soğukkanlı müdahaleleri istenmeyen olayları önledi.
Muhsin Yazıcıoğlu elbette çok önemli bir insandı... Yanındaki yolcular da... Ama sadece insan hayatının kutluluğu açısından da olsa bu olay enine boyuna ve derinliğine araştırılmalıdır.
Kaza mı? Kaza sırasında kamu kurumlarımızın bu olayda ortaya çıkan eksiklikleri ve savsaklamaları, sorumsuzca konuşmalar ve bunların kaynak kişileri iyice incelenmelidir.
Bu arada, böylesine bütün milleti Büyük Birlik durumuna getiren bir acı olayda bile, içlerindeki hasta dünyayı bilgi ağına (internet) ve gazete yorumlarına taşıyan zavallılara da acil şifalar dilemeliyiz. Aynı hücrede birlikte yattığı sol militan onu överken, eski kabilesinin mensubiyet kaygısı ile ağızlarında bir şeyler geveleyenlere de...
Kim ne derse desin Muhsin Yazıcıoğlu adam gibi adamdı ve halkımızın yüksek irfanı bunu biliyordu.
- tarihinde hazırlandı.