Benzersiz Bir Tecrübe
el-Va'yu'l-İslami dergisi, Ağustos 2009 tarihli sayısının ön kapağını mütefekkir, mürebbî ve alim kişiliğiyle tanınan Fethullah Gülen Hocaefendi'ye ayırdı. Ayrıca bu sayının dosya konusu, Hocaefendi ve fikirleriyle yönlendirdiği Hareket seçilmişti. Buna göre Hocaefendi'nin "Günümüz Karasevdalıları" isimli Arapçaya tercüme edilen makalesini yayınladı. Ayrıca başyazarlığını Hocaefendi'nin yürüttüğü ve Arapça olarak yayınlanan Hira Dergisi'nin genel yayın yönetmeni ile yapılmış bir röportaja da yer verildi. Bundan başka, el-Va'yu'l-İslami dergisi editörlerinden Ubade es-Seyyid Nuh isimli zat tarafından kaleme alınan ve "Hira Dergisi'ni Ziyaret" başlığını taşıyan bir makale yayınlandı. Bu makalede, editörlüğünü yürüttüğü derginin, Türkiye'den yayın yapan ilk Arapça dergi özelliğini taşıyan Hira Dergisi'yle tanışma ve Fethullah Gülen Hareketi'ni yakından tanımaya değindi. Ayrıca derginin bu sayısının ön kapağı ve derginin dosya konusunu neden Gülen ve Hareketi'ne ayırdıkları ile ilgili haklı gerekçelere de yer verdi.
Bilindiği üzere Amerika'dan yayınlanan "Foreign Policy" dergisi Haziran 2008 tarihinde, yeryüzünde yaşayan entelektüel listesini yayınlamış ve oylama sonucunda bu listenin birinci sırasını Fethullah Gülen ihraz etmişti. Bu listede de görüldüğü üzere, Fethullah Gülen artık yerli olmasına mukabil yerelliği çoktan aşmış ve uluslar arası bir şahsiyet hüviyetine bürünmüştü.
Gerek Fethullah Gülen'in şahsı, gerekse fikirlerinin hayatın her alanında meyve verdiği hareketi, İslam dünyasının ilgisini çekmeye ve onların takdir ve yakın ilgisine mazhar olduğu görülmektedir. En son, alim ve entelektüel kişiliğiyle bilinen Suudi Arabistanlı Selman el-Ûdeh, Haziran 2009'da Türkiye'ye gerçekleştirdiği bir ziyarette Fethullah Gülen'in fikirleriyle yakından tanışma fırsatı bulmuş, ülkesine dönüşün hemen ardından MBC televizyonunda (11 Temmuz 2009 tarihli) "el-Hayatu Kelime" isimli programında Türkiye'yi, özellikle de Fethullah Gülen ve Hareketini anlatmıştı. Bu sadedte şu satırlara yer vermişti: "Benzerine muttali olamadığımız Gülen Hareketi, ne Arap ülkelerinde, hatta bütün dünya ülkelerinde bir benzerini göstermek imkânsızdır. Zira şahıs endeksli olmaktan çıkmış, milli bir müesseseler zinciri halini almıştır. Dolayısıyla da güçlü bir Türkiye'nin yeniden şekillenmesine çok büyük katkı sağlamaktadır".
el-Va'yu'l-İslami Dergisi
el-Va'yu'l-İslami Dergisi, Arap ve İslam dünyasında büyük bir etkisi ve geniş bir yayılma alanı mevcuttur. Dergi, Kuveyt Evkaf Bakanlığının resmî yayın organıdır. İlk sayısı Mayıs 1965'te yayınlanan dergi, 46 yıldır yayın hayatına kesintisiz devam etmektedir.
el-Va'yu'l-İslami Dergisi, aylık fikrî bir dergi olup, Kur'an ve Sünnet'in doğru anlaşılıp doğru yorumlanması, derginin hedefleri arasındadır. Toplumun her bir ferdinde geniş manasıyla İslam dini bilincinin oluşmasını, bunun da eğitim ve öğretim ile gerçekleşmesini uygun görmekte ve Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların durumlarına da eğilmeyi ihmal etmemektedir. Problemlere, yetkili ağızlardan çözümler sunma, doğru İslamî bilginin yaygınlık kazanmasını hedefleme, toplumsal değerlerlerin sağlamlaşmasını sağlama, mutedil bir üslupla dinî hakikatleri dile getirme derginin başlıca uğraşları arasında yer alır.
Müslümanların Durumlarıyla Yakından İlgilenme
el-Va'yu'l-İslami dergisi, Kuveyt'te hazırlanıp basılmasına mukabil, uluslar arası bir yayılma alanı mevcuttur. Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların problemlerini yakından izlemekte ve Müslümanların, coğrafi bazdan ziyade inandıkları değerler açısından birbirlerine yardım elini uzatmaları ve onlarda bu bilincin artması açısından çalışmalarını yürütmektedir. Bu minvalde dergi, Müslüman ülkelerden biri olan Türkiye'yi de perspektife alarak ziyaret etmiştir. Derginin editörlerinden Ubade es-Seyyid Nuh, dergilerinin Ağustos sayısının ön kapağı ve dosya konusunu Fethullah Gülen Hocaefendi'ye ayırmalarının sebebini şu satırlarla dile getirmektedir: "Bizler, kırk yıldır adanmışlık düsturuyla hareket eden, tevazuyu elden bırakmayan ve vesile oldukları işin en küçüğünü bile kendilerine isnad edilmesinden son derece rahatsızlık duyan bu kimseleri, bunca süredir nasıl oldu da duymadık! Tek ve en önemli işleri "insanlığa hizmet düşüncesi".. Teşkilatlanma, sloganlar üretme ve şahıs endeksli şekillenme yerine, adanmışlık ve insanlığa hizmet düşüncesiyle ön plana çıktılar.. Türkiye'de en büyük toplumsal hareketin öncüsü ve fikirleriyle yönlendiren Fethullah Gülen'i –Rabbim uzun ömürler versin ve ondan istifadeye ihtiyacı olan bizlere bizlere bağışlasın- nasıl oldu da tanıyamadık! Oysaki bizler, dünyanın dört bir yanındaki aynı duygu ve düşünceyi paylaşan insanların bütünün sevincini sevinç, dertlerini de dert bilmiştik..!"
Hira Dergisi
el-Va'yu'l-İslami dergisi, kardeş basın ile tanışma, İslamî düşünceye eğilen örnek basın oluşturma ve onlarla birlikte günümüz problemlere en makul çözümü sunmayı hedefleri arasında zikreder. Durum böyle olunca, mezkûr özelliklerdeki bir basın, böyle bir derginin dikkatlerini hemen çekmesi tabiidir. Derginin editörlerinden Ubade konuyla ilgili şu satırlara yer verir: "Türkiye ziyaretimize, Kaynak Yayın Grubu'nun çıkardığı Hira Dergisi'ni ziyaret ile başladık. Bu yayın gurubu bizlere, yayınlarına muttali olma fırsatını verdi. Bu yayınların sadece birini teşkil eden ve başyazarlığını Fethullah Gülen'in üstendiği Hira Dergisi'yle yakından ilgilendik. Gördük ki, bir kesimle sınırlı olmayan, sadece bir üslubu övmeyen, kesimler ve üslublar üstü bir yol izliyor. Muhatap olarak bütün bir insanlığı hedefliyor.. Bilim, insan ve toplumsal konulara eğiliyor. Üslup olarak Kur'an üslubu, modern dili ve gelenek ile modernitenin arasını bulan ifrat ve tefritten uzak müstakim bir metod izliyor. Aynı şekilde Türkiye'nin en çok satan günlük gazetesi Zaman'ı da ziyaret ettik. Cihan Haber Ajansı ve haftalık yorum dergisi Aksiyon'un da faaliyetlerine muttali olduk. Hayretlerimizi celbeden bütün bu yayın grubunda, dikkatlerimizi çeken en önemli husus, işte ciddiyet, ruhta adanmışlık, sevk ve idarede pratiklik, modernlik ve gönülden inanma oldu".
Aynı şekilde el-Va'yu'l-İslami dergisinin en önemli hedefleri arasında diyalog, kaliteli birliktelik ve yardımlaşma yer almaktadır. Bunun bir tezahürü olarak dergi, Hira dergisi ile karşılıklı yardımlaşmanın adımını attığını, dergi editörlerinden Ubade'nin şu sözlerinden anlamaktayız: "Türkiye'den yayın yapan ilk Arapça dergi özelliğini taşıyan Hira dergisinin nazik daveti üzerine el-Va'yu'l-İslami dergisi, İstanbul'u 5 gün süren bir ziyaret gerçekleştirdi. İşin doğrusu zihnimizde farklı bir Türkiye mevcuttu. Ancak karşılaştığımız manzara bizleri hayretlere sevketti. Anadolu insanının gerçekleştirdiği faaliyetler, gönlü ihtizaza getirdi, gözlerimizin müşahede ettiği emekler, bizlere hayretler üstü hayret yaşattı. Büyük Türkiye.. Serhatlerdeki Türkiye.. Baba şefkatiyle hareket eden Türkiye.." Yazar, satırlarını şu şekilde sürdürür: "Biz misafirlere karşı sergilenen cömertlik, karşılamadaki bağrına basış, uçaktan henüz iner inmez başladı.. Ziyaretimizin ilerleyen safhalarında, cömertliğin bu kadarı ve samimiyetin bu dozu, bizleri utandırmaya başladı".
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı
el-Va'yu'l-İslami dergisinin yayın politikası arasında, gerçekleştirmeyi hedeflediği bir diğer husus da, mutedil İslamî anlayışın yaygınlık kazanması, dini nassların aşırılığa kaçmadan ve herhangi bir reaksiyonun gölgesinde kalmadan yorumlanmasıdır. Bu doğrultuda dergi, resmi bir yayın organı olup, toplumun ilerlemesi ve yönlendirilmesinde İslam düşüncesini bir bütün olarak ele alma, iftirak çıkarmadan ziyade, farklı toplulukların ortak zeminde buluşturmaya gayret göstermektedir. Bunu gerçekleştirmek için de toplumun farklı kesimleri arasında "diyalog toplantıları" düzenlemekte, bir ahlak olarak "herkesi kendi konumunda kabul" ilkesinin yaygınlık kazanmasına çalışmaktadır. Bu noktada, Türkiye'de mezkûr faaliyetleriyle ön plana çıkan ve onursal başkanlığını Fethullah Gülen'in yürüttüğü "Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı", derginin ilgisini çekmektedir. Derginin yetkililerinden Ubade bu konuda şu satırlara yer vermektedir: "Ziyaretimizde Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nı yakından tanıma fırsatımız oldu. 1994'te kurulan bu vakıf, siyasi, kültürel, dini gibi farklı kesimlerden oluşan insanlara "birlikte yaşama sanatı" takdim etmeyi hedeflemiş ve onları bir diyalog masası etrafında toplamayı başarmıştır. Toplamış ve memleket meseleleri hakkında her bir kesimin uygun gördüğü çözümleri birlikte değerlendirme ortamı sağlamıştır".
Türk Okulları
Toplumun her bir ferdini bilinçlendirmek ve bunu da her alanda aktif eğitim yoluyla gerçekleştirmek, el-Va'yu'l-İslami dergisinin yayın politikasındaki hedefler arasındadır. Dergi, eğitim, kültür vb. alanlarda eğitim programları ile toplumun geleceği olan gençlere eğilmeyi, bu konuda sergileyeceği hizmeti toplumun bütün kesimlerine yönelik sunmayı ve sunarken de en modern metot ve vasıtaları kullanmayı hedefler. Dolayısıyla böyle bir derginin ana hedefleri arasında yer alan "eğitim"e önem vermesi önemlidir. Fethullah Gülen'nin fikirleri doğrultusunda şekillenen ve 130'dan fazla ülkede hizmet vermekle dünyadaki tüm insanlığı kucaklayan Türk okullarının, böyle bir derginin ilgisini çekmemesi düşünülemez. Derginin yetkililerinden Ubade konuyla ilgili şöyle demektedir: "İstanbul'da muttali olduğumuz Fatih Eğitim kurumlarına bağlı bir ortaöğretim, bizleri kendine hayran bıraktı. Gördük ki, bina itibariyle en modern teknik ve proje kullanılmış, binanın ruhu mesabesindeki eğitim kalitesiyle ise orijinaliteyi gerçekleştirmiş ve nev'i şahsına münhasır bir benzerinin başka yerde görülemeyeceği bir üslup ortaya koymuştur. Böyle bir metoda, Arap dünyasında karşılaşmak neredeyse imkânsız. Dolayısıyla da gördüklerimiz karşısında, eğitim modelimizi tekrar gözden geçirme ihtiyacı hâsıl olmaktadır. Türkiye'de yapılan sınavlarda dereceye giren öğrencilerin, genelde bu eğitim kurumlarında öğrenim görenler arasında olduğunu gördük. Bu eğitim sistemini uygulayan bine yakın okulun, dünyanın her tarafına yayıldığı ve aynı başarıyı orada da sürdürdüğüne muttali olduk. Bütün bu eğitim faaliyetlerini fikrî yönden besleyen ve onlara görüşleriyle öncülük eden zatın Fethullah Gülen Hocaefendi olduğunu belirtildi". Dergi sorumlusu, Fethullah Gülen'in, bu okullar üzerindeki etkisini şu sözlerle dile getiriyor: "Allah'ın rızasını hedefleyen ve adanmışlık ruhuyla hareket eden bu eğitim kurumları, "çalışma"nın, olumlu tesir ve değişimin şifresi olduğuna inanıyor. Onları bu derece motive eden husus ise Fethullah Gülen'in şu sözüdür: "Arzuladığımız atmosferin gerçekleşmesi için insanlığa hizmet amacıyla çıktığımız bu yolda imkânsızlıklar karşısındaki sabrımız ve bahşedilen lütuflar karşısındaki istikametimiz ile Allah'ın rızasına ereceğiz. Ancak beri taraftan tembelliğimiz ve imkânsızlıklar karşısında pes etmemiz durumunda da ceza göreceğimiz muhakkak".
Değerleri Sağlamlaştırma
el-Va'yu'l-İslami dergisi, İslam'ı anlama ve yorumlamada aşırılığa kaçmadan ve dış etkiler dolayısıyla reaksiyonel davranmadan, mutedil bir şekilde anlama ve yorumlamanın gerçekleşmesini hedeflemektedir. Dolayısıyla bu konudaki Fethullah Gülen'in görüşleriyle yakından ilgilendiğini görmekteyiz. Dergileri adına Türkiye ziyaretini gerçekleştiren heyette bulunan Ubade şöyle demektedir: "Henüz toy delikanlılar.. Tek derdi "adanmışlık" düşüncesiyle hareket eden esnaf.. Herkesin rahatlıkla ayak uydurabileceği değerler... işte size Türkiye'de bizi kendine hayran bırakan fikrî, kültürel ve ilmî kalkınmanın üçlü sacayağı.. Bu güzide topluluk, halihazırdaki içler acısı duruma müdahale yolunu Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) siretinden ilhamla geliştirmiştir. Buna göre tedrici bir metotla ve eğitim-öğretim-yapıcılık üslubuyla hareket etmektedirler. Siyasetten uzak bir yol izlemekte, dini bazı prensipleri sloganlaştırma yoluna asla gitmemektedirler. Beri taraftan öze gereken önemi vermemezlik edip de dış görünüşe ağırlık veren bir üslubu da benimsemedikleri görülmektedir. İlim ve teknolojinin gelişmesi oranında, eşya ve hadiseleri araştırmaya tabi tutmak suretiyle, mantığın muhatap alınarak Cenab-ı Allah'ın daha iyi anlatılabileceği ve marifetine ermede güzel bir fırsat yakalanacağına dair inançları tamdır. İdeal toplumun şekillenmesinde, tepeden ve baskıcı bir yola inanmadıkları, aksine ideal toplumu inşa yolunun ideal ferdi yetiştirmeden geçtiği, bunun da kaliteli eğitim ve öğretimden geçtiği kanaatindedirler. Bu yüzdendir ki, Fethulah Gülen'in sevenlerine yaptığı şu çağrı çok manidardır: "Cami yerine okul inşa ediniz!"
Sonuç
Kuveyt Evkaf bakanlığının resmi yayın organlarından olan el-Va'yu'l-İslami dergisi yetkilisi Ubade, kendilerini hayrete sevkeden ve şimdiye kadar muttali olmadıklarına hayıflandıkları hizmetlerden ilk etapta hangi yönlerinden istifade edebilecekleri şöyle özetler: "Bu eşsiz Anadolu tecrübesinden istifade edebileceğimiz en önemli yön; yaptığı işte ciddiyet ve adanmışlık ruhuna sahip olmak; hem ilmî donanım hem de ruhî kıvam itibariyle olgunlaşmış bir kadro ile işi götürmek; ferdiyetçilikten uzak düzenli müessese ruhunun şekillendireceği bir metot izlemek; nazariye ve teori üretmeden ziyade pratiğe geçirme kültürünü geliştirmek..vb. şeklinde özetlenebilir. Zira saydığımız özellikleri gerçekleştirmiş olarak, Türkiye'nin bir kere daha dünya muvazenesindeki layık olduğu yere doğru ilerleyişi ve insanlığın bağrında evrensel değerleri yeniden yeşertmeye çalışmasına tanık olmaktayız.."
- tarihinde hazırlandı.