Türkçe Olimpiyatları'nın Organizasyonu Karşısında Saygıyla Eğiliyorum
Organizasyon denilince akla ilk gelen isim olan Ahmet San, "Türkçe Olimpiyatları tüyler ürpertici muhteşemlikte" diyor. San'ın, Türkçe Olimpiyatları'yla ilgili düşünceleri şöyle:
H. Salih Zengin: Türkçe Olimpiyatları'nı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ahmet San: Bu olimpiyatları keşfedince bambaşka bir perspektif ile karşılaştım. Maddi ve manevi olarak bu kadar çok desteklenmesini açıkçası lüzumsuz buluyordum. 38 yıllık kendini dünya çapında organizatör ilan eden bir adam olarak saygı duyulacak bir organizasyon ve başta Ahmet Gül olmak üzere hepsinin önünde saygıyla eğiliyorum. Eldeki fiziksel ve parasal imkânları bu kadar doğru yapıp bu kadar müspet bir organizasyon korkunç bir profesyonellik gerektirir. Hepsi de dikkate alınıyor. Şıpıdak şıpıdak yürüyen ve bilmem kaç bin dolar ödenecek Ceyda Düvenci yerine sunucuların çocukların olması gecenin en güzel akışını sağladı.
H. Salih Zengin: Ortaokulu Saint Joseph'te okumuş birisi olarak konsepti nasıl buldunuz?
Ahmet San: Tüyler ürpertici muhteşemlikte. Bir Türk olarak alilere Saint Joseph'e filan vermek için koşa koşa verirken bu sürmanşet olmuyor, altında misyonerlik, pedercilik çıkmıyor. Fethullah Gülen Vakfı mı var ardında bunun, bu bir organizasyon. O bir fikir veriyor ve kendi içinde doğal akışıyla organize oluyor insanlar. Ve dünyanın 120 ülkesinde 5 bin talebe. Anası, babası, teyzesi ile 5 milyon kişi yıl boyunca Türkiye ile iştigal ediyor. Ben okuldan çıktığımda ablam konuşsana Fransızca der ve konuştururdu. Onlar da eminim konuşsana Türkçe diyordur. Bunun altında ne yatarsa yatsın yani. Ben peder olmadıysam onlarda bir şey olmaz ama benim hayatımda Fransa'nın 16. yüzyılda başlattığı şeyi biz 21. yüzyılda başlattık. Şurada bir tane okul açamıyorsun yani. Dünyanın zor ülkelerinde muhteşem okullar açılıyor. Bilmeden yaptığım kritiklerimden utanıyorum. Önümüzdeki 10. yıl için bir rapor hazırlıyorum.
H. Salih Zengin: Peki ne olacak 10. Türkçe Olimpiyatları'nda?
Ahmet San: Çok ufak rötuşlarla dünya çapında olay olur. Çok da basit. Dört tane dünya çapındaki şarkıcıya ya da artistine Türkçe şarkı söyleteceksin ve dördünü de aynı gecede göstereceksin. Bir de sahnenin kendi iç görselliği eksik dünya boyutlarına göre. Eurovision gibi birçok ülkenin izlediği ve gündeme girecek organizasyon olur. Elton John'un kırmızı piyanosuyla Türkçe şarkı söylediğini ve dünyanın bütün TV kanallarının yayınladığını düşünsenize?
- tarihinde hazırlandı.