Aydınların Kaleminden İslam'ın Gülen Yüzü

Mütevazı bir yemeğin ardından oturma odasına geçildi. Bu çay faslı, misafirlerin her gün heyecanla bekledikleri sohbet saati demekti. Aslında aynı ortamda kim bilir kaçıncı bir araya gelişti bu. Şimdikinin farkı, sohbetin katılımcıları arasında Müslüman olanlar kadar, olmayanların da bulunmasıydı. Çaylar yudumlanırken, bir yandan meseleler müzakere edildi, sorular cevaplandı. Çizilen çerçevenin hep evrensel olması, farklı konu başlıklarının belki de tek ortak noktasıydı. Ertesi sabah ise Müslümanlar sabah namazını cemaatle eda ettikten sonra, Kur'an dersine geçildi. Epey uzun süren derste, Kur'an'ın günümüz meselelerine yaklaşımı, kronikleşmiş sorunlara çözüm reçeteleri konuşuldu. Dersi uzaktan izlemekle yetinen farklı dinlere mensup misafirler için ilginç bir tecrübe olmuştu gördükleri… Pensilvanya'daki o evde geçirdiği birkaç günü kitabının girişinde anlatan ünlü Hıristiyan teologu Thomas Michel, gözlemlerini ilginç bir yorumla tamamlıyor: "Bu olaydan söz etmemin sebebi; Kur'an tefekkürüne ciddi biçimde önem vermelerinden kaynaklanan bir dinî cemaat olduğu anlaşılmadan, bu hareketin öneminin anlaşılamayacağına vurgu yapmaktır. Bu süreçte Gülen'in rolü, 'hoca' unvanıyla tescil edilen mürşitliktir."

Fethullah Gülen, özellikle son on yıl içinde yurtdışında önemli toplantıların konusu oldu. Bilim adamları, akademisyenler ve aydınlar tebliğler sundu, makaleler kaleme alındı ve kitaplar yazıldı. Bu çalışmalar İngilizce, Rusça, Almanca ve Fransızca gibi dillerde yayımlandı. Dünyanın belli başlı üniversitelerinde onun üzerine toplantı ve seminerler düzenlendi. Geogetown, Syracuse, Rice, Southem Methodist ve Oklama üniversiteleri bunlardan sadece birkaçı. Gülen ve hareketi üzerine dünyanın farklı ülkelerinde ve önemli mahfillerindeki bu hareketlilikten ve birikimden, Türk okurları yeteri kadar haberdar olamadı. Bu tespitten yola çıkan Ufuk Yayınları, 'Dünya Aydınları Gözüyle Fethullah Gülen' isimli cep kitapları serisini başlatarak, yabancı entelektüellerin onun hakkındaki görüşlerini Türk okuruyla buluşturuyor. Serinin ikinci kitabı olan Thomas Michel'in 'Bir Barış Öncüsü' adlı çalışması, önümüzdeki günlerde piyasada olacak.

Kitapseverlerle buluşan ilk eser ise ünlü Rus bilim adamı Vitali İ. Sheremet'in 'Gülen'in Paradigması'nı anlattığı çalışması. Bu kitabın bir özelliği de ilk kez bir Rus aydının bir Türk düşünürü üzerine böyle bir çalışma yapması.

Puşkin ve Gülen'in Hayatındaki Nineler

Vitali İ. Sheremet, Thomas Michel kadar Türkiye'de tanınan bir aydın değil. Ancak o bir Türkolog ve bizi oldukça iyi tanıyor. 30 yıldır Türkiye üzerine araştırmalar yapıyor ve Türk-Rus ilişkilerini analiz ediyor. Bu konudaki birikimini genç akademisyenlerin emrine vermekten de çekinmeyen ünlü Rus bilim adamı, Türkiye ve Rusya üzerine akademik kariyer yapan araştırmacılara danışmanlık yapıyor. Burada ilginç olan, üzerine çok kafa yormasına rağmen şu ana kadar onun Fethullah Gülen'le tanışma fırsatı bulamamış olması. Kitapları ve makalelerinden tanıdığı bir Türk düşünürü üzerine yaptığı yorumlar ise son derece ilginç. Büyük Rus şair ve 'sufi' Aleksandr Sergeyeviç Puşkin ile Fethullah Gülen'i karşılaştırdığı analizdeki ayrıntılar şaşırtıcı. Puşkin'in, Gülen'in memleketi olan Erzurum'a duyduğu muhabbeti anlatıyor Sheremet: "Puşkin, 'Arzrum' olarak bahsettiği bu şehrin, kendi dünya görüşünün oluşmasında etkili olduğunu söylüyor. Bu bölgede Türk halkının ailevi, geleneksel ve ulusal değerleri her zaman güçlü olmuştur. Bununla beraber Erzurum, dinler ve uluslararası temasın önemli bir kesişme alanı ve cumhuriyetçi demokratik Türkiye'nin kurulmasında önemli bir unsur olmuştur, olmaya da devam etmektedir."

Yazarın en dikkat çekici vurgusu ise Gülen ile Puşkin'in yetişmesinde önemli rolü olan, derin inanca sahip yaşlı kadınlar… Bunların biri Arina Rodionovna, diğeri ise Munise Hanım. Yani iki düşünürün babaanneleri. Shermet, bu iki nineyi Puşkin ile Gülen'in etik ideallerinin ve kalıcı ahlakî değerlerinin oluşmasında en önemli kişilikler olarak anlatıyor.

Thomas Michel de, Sheremet gibi Türkiye'yi iyi bilen bir isim. Aslen bir Cizvit papazı olan yazar, Mısır ve Lübnan'da Arap dili ve İslam üzerine yaptığı çalışmalarıyla tanınıyor. Doktorası ise İbn-i Teymiye üzerine. Vatikan'ın dinlerarası diyalog masası üyeliği ve İslam bölüm başkanlığı görevleri de onun İslam'ı anlamaya çalışan bir Hıristiyan olduğunun göstergelerinden. Michel'in bir başka özelliği de Ankara, Dokuz Eylül, Selçuk ve Harran üniversiteleri ilahiyat fakültelerinde öğretim üyeliği yapması. Rus Sheremet'ten farkı, Gülen ile birkaç kez görüşme fırsatı bulması. Ünlü Hıristiyan din adamı, onu anlattığı kitabına çarpıcı bir tespitle başlıyor: "Gülen ne tür Müslümanlar yetiştirmek istiyor? Buna cevap olarak, 'medenileşmiş müminler' demek mümkündür." Yazar aslında bu yaklaşımıyla, Gülen'in öğretileri noktasında Türkiye'de 'soru işareti' üreten yaklaşımlara cevap veriyor.

Yabancı Aydınlar, Gülen'e Daha İlgili

Thomas Michel, Türkiye'de görev yapmasının da etkisiyle, çeşitli zamanlarda yolu Gülen'in yoldaşlarıyla kesişmiş bir isim. Cemaat hatıraları bile var. Kitabında bunlardan da bahsediyor. 2002'de, Harran Üniversitesi'nde ders vermek üzere Şanlıurfa'da bulunan Michel, bir akşam yurtdışındaki Türk okullarına destek veren işadamlarının yemeğine davet edilir. O davette yanına oturduğu kişi, tesisat malzemeleri satan bir şirketin sahibidir. İşadamı, Michel'e Kamboçya'dan söz eder ve "Benim Kampong Cham'da bir okulum var." der. Devamını Thomas Michel'den okuyalım: "Aslında bu ülkede Gülen hareketinin okulları olduğunu biliyordum… Ancak hiçbir zaman, okulun kurulmasını mümkün kılan en büyük bağışı yapan kişinin, Doğu Anadolu'nun kadim bir kentinden, tesisat imalatçısı bir işadamı olmasını beklemiyordum. Elli yıl önce, Urfa ve Phnom Penh şehirleri ayrı gezegenlerde sayılabilirdi. Günümüzde bu iki kent, bu hareketin çabalarıyla birbiriyle bağlantı kurdu."

İşte iki yazarın Gülen analizlerinden süzülen bazı ilginç ayrıntılar ve hatıralardan birkaçı. İki Batılı düşünür de Gülen'i ve onun etkilediği insanları yorumlarken sadece bilimin derin sularında dolaşmayı tercih etmiyor. İnsan merkezli bir hareketi, insana ve bütün insanlığa kattıklarıyla da ortaya koyuyor.

Projenin fikir babası, Ufuk Kitapları Yayın Yönetmeni Dr. Faruk Tuncer, yola çıkarken uluslararası arenada son yıllarda çok tartışılan Gülen'le ilgili entelektüel birikimi Türk okuru ile buluşturmayı hedeflediklerini söylüyor. Aslında bu projenin ilk aşaması 'Aydınların Dünyasında Fethullah Gülen' dizisiydi. Taha Akyol, Cüneyt Ülsever, Ali Bulaç, Ahmet Taşgetiren, Fehmi Koru ve Hüseyin Gülerce gibi gazeteci-yazarların onun hakkındaki fikir ve gözlemleri kitaplaştırılmıştı bu eserde. İçe dönük bu dizi devam ederken, aynı projenin uluslararası ayağı olan 'Dünya Aydınları Gözüyle Fethullah Gülen' çalışması gündeme geldi. Faruk Tuncer, ilk projenin de devam edeceğini belirterek, okurun bu gibi çalışmalara büyük ilgi gösterdiğini kaydediyor.

Gülen'in kurucusu ve onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı bünyesinde bulunan Ufuk Kitapları'nda, Gülen'in düşüncesi ve hareketi üzerine kaleme alınmış eserlerin editörlüğünü yapan Tuncer, yabancı akademisyen ve entelektüellerin ona daha fazla ilgi gösterdiğini söylüyor. Hem yerli hem de yabancı aydınlarla Gülen üzerine çalışmalar yapan ve bu alandaki birikimi yakından izleyen editör, özellikle Batılı aydınların Gülen'i anlama çabasının daha fazla olduğu görüşünde. Aynı minvaldeki iki dizi çalışmasının okura bir kıyas imkânı sunacağı gerçeğinin de altını çiziyor. Dünya aydınlarının değerlendirmeleri ise farklı coğrafyalardan katılımlarla devam edecek. Tuncer, her ülkeden olmasa da Rusya, Hindistan, Amerika, Japonya gibi ülkelerden ve Avrupa ülkelerinden aydınların katkılarıyla, dizinin devam edeceğini dile getiriyor.

Faruk Tuncer, Ufuk Kitapları'nın bu alandaki çalışmalarının bir hedefinden de bahsediyor: Fethullah Gülen etütleri oluşturabilmek. Yani yerli yabancı aydın, bilim adamı, düşünür, akademisyen ve gazetecilerin değerlendirmelerini bir havuzda toplayarak, onun hakkında araştırma ve inceleme yapılmasını teşvik etmek. Bu havuzu araştırmacıların, bilim adamlarının ve gazetecilerin incelemesine açmak. Projeden beklentileri ise son derece net: İdeolojik ve kısır yaklaşımlara aldırmadan, Gülen'i bilimin objektifliği ve yol göstericiliğiyle tanıtabilmek; en azından onu anlama çabasının bir parçası olabilmek. (Zafer Özcan)

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.