Başarısızlığın En Önemli Sebebi
Bir beldede ya da bir birimde başarısızlık varsa, orada bir fiyasko yaşanıyorsa veya beklenen netice bir türlü elde edilemiyorsa, bunun sebebi de her şeyden önce uhuvvet ruhunun korunup korunamadığında aranmalıdır. Birlik şuurunu yitirmiş, kardeşlik hislerini kaybetmiş ve birbirinin kurdu haline gelmiş kimselerin başarılı olmaları ve ortak hedeflerine ulaşmaları mümkün değildir.
Hele adanmış ruhlar arasında bulunanlardan, tefrikaya düşmüş olduğu halde İ'lâ-yı Kelimetullah yolunda muvaffakiyeti yakalayabilmiş ve başarılı kalabilmiş insan göstermek neredeyse imkânsızdır.
Bundan dolayıdır ki, ayet-i kerimelerde ve hadis-i şeriflerde vifak ve ittifakın çok önemli sonuçlarına kesretle işarette bulunulmuştur. Bilhassa, "Mü'minler başka değil, ancak kardeştirler. O halde ihtilaf eden kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah'a karşı gelmekten sakının ki O'nun merhametine nâil olasınız." (Hucurât, 49/10) mealindeki İlahî beyan ve bunun şerhi sadedindeki nebevî ifadeler, kardeşlik ruhunu korumanın ve mü'minlerin arasını bulmanın bir vazife olduğunu vurgulamaktadır.
Bilhassa günümüzde, çok çeşitli husumet ve kavga sebepleri olduğundan milletin her ferdine "te'lif-i beyn" mesuliyeti de düşmektedir. Te'lif-i beyn; ara bulma, barıştırma, uzlaştırma ve husumeti def etme demektir. İki insan, iki zümre veya iki hizip birbiriyle vuruştuğu zaman, onların haricinde olan kimselere düşen vazife te'lif-i beyndir. Bu nedenle fertler ve değişik kesimler arasında vuku bulan anlaşmazlıkların büyümesine kat'iyen fırsat verilmemeli ve hiç vakit geçirilmeden mutlaka bir uzlaşma yoluna gidilmelidir.
- tarihinde hazırlandı.