Arkadaşların birbirine saygısı
Arkaşlarımız birbirlerine karşı daima saygı ile dopdolu olmalı ve bunu hemen her zaman hayatlarına yansıtmalıdırlar. Bana göre onların birbirlerine “ta’n u teşnî”de bulunmaları, hem dünyada hem de ukbâda kaybetmelerine sebep olabilir. Sık sık çevreme sitem ederek bunu hatırlatmaya çalışmışımdır. Şöyle ki, akademik kariyer yapmış, bir yerde dekan veya rektör olmuş bir insana –çocukluk dönemi bilindiği için herhâlde– falan aşağı, filân yukarı denildiğini duyduğumda “Yahu Allah aşkına, içinizde neş’et eden bu insanlar, sizin nazarınızda hiç büyümezler mi?” dediğimi yakınımdakiler çok iyi bilirler. Bizim Erzurumluların enfes bir tabiri vardır bu konuda; “Ev danası öküz olmaz.” derler. Konuyla alâkasını irfanınıza havale ediyorum.
Gerçi ana ve babanın bu konuda farklı yaklaşımları olabilir. Zaten vardır da. Oğlu paşa da olsa, yine “Ali gel, Ali kalk!” derler. Yalnız bizim ailede yoktur bu. Anam bana hep “Hacı Efendi” derdi. Kardeşlerim de birbirlerine “Efendi” derler. Yani hep tazim ve saygı ifade eden bir üslûpla konuşurlar.
Bu mevzuda bazıları sayın, bey, efendi vs. samimiyeti bozuyor derler. Hayır, bu bir üslûp meselesidir. Ben hiçbir zaman üslûbumu bozmak istemem. Herkes düşüncelerini kendi beyanları içinde anlatır. Ben ne isem onu ifade ediyorum. Elin‑âlemin bu mevzudaki düşünceleri beni alâkadar etmez...
- tarihinde hazırlandı.