Telekulak hortladı, gözler MİT’e çevrildi

Telekulak hortladı, gözler MİT’e çevrildi

28 Şubat sürecinde sıkça yaşanan telekulak skandallarına yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından sonra yenileri ekleniyor.

Geçtiğimiz günlerde telefonu yasadışı yollarla dinlenip görüşmeleri servis edilen Fethullah Gülen Hocaefendi’nin önceki gün internet sitelerinde bir ses kaydı daha yayınlandı. Ses uzmanları tarafından analiz edilen kaydın, montajlanan seslerden birleştirilerek yapıldığı anlaşıldı. Akustik matematikçi ve ses bilimci Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Sürat, Hocaefendi’ye ait olduğu söylenen kayıtların tümünde oynama yapıldığını, dijital ortamda eklemelerin söz konusu olduğunu belirtti. Sürat, analiz sonuçlarını şöyle açıkladı: “Sadece bu son kayıt değil, daha önce de medyaya servis edilen ve internette dolaşan, Hizmet Hareketi aleyhine çıkan ses kayıtlarının tamamı dijital tahrifata uğramış. Bazı heceler çıkarılmış yerine başkaları konulmuş. Bunlar saniye saniye tespit edildiğinde ne denli bir çarpıtmanın olduğu görülür.”

Önceki gün bazı internet sitelerinin ve hükümete yakın medya kuruluşlarının duyurduğu çarpıtma ses kayıtlarını sosyal medyada yayma görevini ise Twitter’da @esatreis, @WUattack, @Bey__Efendi, @gizliarsiv ve @AKKULIS gibi hesaplar üstlendi. Sosyal medyada algı oluşturmaya çalışan odaklar, Hocaefendi’nin yasa dışı yollarla elde edilen telefon görüşmelerini çarpıtmaya devam etti. Geçtiğimiz günlerde yaşanan telekulak skandalının ardından yurtdışı dinlemelerinin sadece MİT’te olan teknoloji ile yapılabileceği kamuoyuna yansımış, TİB’in başına da MİT’ten bir başkan atanması tepkilere neden olmuştu.

Ses kayıtlarında Hocaefendi ile konuşan ismin işadamları Mustafa Koç, Ali Sabancı ve Ferit Şahenk ile alakalı değerlendirmeleri yer aldı. 23 Kasım’da konuşulduğu söylenen telefon görüşmesinde Hocaefendi’nin Burdur milletvekili ile alakalı İdris Bal gibi istifa etsin dediği ileri sürülüyor. Ancak İdris Bal’ın 30 Kasım tarihinde istifa etmiş olması yapılan çarpıtma ve ses kayıtları üzerindeki çirkin oyunu gözler önüne seriyor.

Ses, iki ayrı kişiye ait

Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Sürat, ses kayıtları üzerinde yapılan tahrifatla alakalı, “Burada bırakın montajı her noktayla oynanmış. Dijital kayıtlarda noktalarla oynamak mümkündür. Yani kelimeler uzatılabilir kesip başka bir yere monte edilebilir. Burada da noktalar üzerinde oynamalar yapılmış. Bu kayıtlar orijinal değil.” dedi. Süleyman 2 isimli kayıt üzerindeki yapılan oynamalara ses kaydının 17. saniyesinde başlandığı belirtiliyor. Belli noktalar anahtar olarak seçiliyor. Cımbızlama 00.19’da başlıyor. İlerleyen saniyelerde seslere müdahale ediliyor. Hocaefendi’nin sesinin yer aldığı söylenen fg1 ve fg2 kayıtlarında ise hem sesler üzerinde oynama hem de ses benzerliği yöntemiyle kayıtlarda tahrifat ve çarpıtma olduğu tespit edildi. Prof. Dr. Sürat, “Bu rüya işinde bir kurgu yapılmış sonra kayıt edilmiş. Metin iki ayrı kişiye okutulmuş. Seslerin gerçek sahipleriyle hiçbir ilgisi yok.” diyor.

Yasa dışı dinlemeler MİT’i işaret ediyor

Montajlanarak internet ortamında yayılan ses kayıtları, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin yurtdışı konuşmalarının yasa dışı dinlendiğini gözler önüne serdi.

Dinlemenin kim tarafından yapıldığı tartışılırken, Türkiye'de yurtdışı dinlemeleri yapabilecek tek kurumun Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) olduğu ifade ediliyor.

Bu kapsamda akıllara ilk olarak Ocak 2014 tarihli Hakan Fidan imzalı MİT personelinin çalışma alanına dair yazılan talimat geliyor. Söz konusu talimatta 'paralel devlet yapılanması' olarak adlandırılan bütün dini grupların takip edileceği belirtiliyor. MİT üzerinde kuşkuları artıran bir diğer gelişme de Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı GES (Genelkurmay Elektronik Sistemler) Komutanlığı'nın, MİT'e devri. 28 Şubat döneminde yasa dışı dinlemelerin yapıldığı GES, Türkiye'nin en kapasiteli istihbarat ve dinleme üssü olarak biliniyordu. GES'in o dönem Türkiye'nin 13 farklı yerinde konuşlanmış dinleme istasyonları bulunuyordu. GES bütün elemanlarını ve teknik teçhizatını 2012'de MİT'e devretti. 24 Aralık 2013 tarihinde de Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na (TİB), MİT'te görevli Ahmet Cemalettin Çelik atandı. Türkiye'de yasal olarak yapılan dinlemelerin tamamını elinde tutan tek kurum TİB.

Bugün Gazetesi yazarı Adem Yavuz Arslan, 15 Ocak’ta kaleme aldığı ‘Gülen'i kim dinledi ya da kumpasın ipuçları' başlıklı yazısında, bu konuda dinleme yapabilecek tek kurumun MİT olduğunu yazmıştı: “Hocaefendi'nin Amerika'da, arayan kişinin de Türkiye'de olduğu düşünülürse ‘kayıt yapan kurum' hakkında ipuçları yakalamak mümkün. Çünkü Türkiye'de bu tür dinleme yapabilecek tek kurum devletin istihbarat kuruluşu. Yani söz konusu altyapı sadece MİT'te var. Öte yandan, TİB'in başına MİT'ten bir yönetici atandıktan hemen sonra çıkan bazı haberler 'Acaba servis mi var?' sorusunu akla getirdi...”

Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu da 20 Ocak'ta çıkan yazısında MİT'in dinlemeler konusunda Türkiye'de tek merci olduğunu kaydetmişti: “Bütün güç ve yetki MİT'te toplanıyor. Emniyet istihbaratın tüm raporları artık ânında MİT tarafından bağlanan paralel hatla görülüyor. MİT'e, THY'den Milli Eğitim'e, tapudan banka hesaplarına kadar tüm kişisel verilere izin şartı olmaksızın online erişim imkânı getirildi. Bununla da yetinilmedi, bireysel hak ve özgürlükler için denetlemesi gereken TİB, fiilen MİT'e bağlandı.”

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.