Okyanus ötesinden oryantalist çarpıtmalar
İnandırıcılık kalmayınca uluslararası aktörler de devreye sokuluyor, propaganda savaşlarında. Senaryoya son eklemlenen misafir oyuncu ABD'nin dünyaca adı bilinen ve etkin gazetelerinden Wall Street Journal. Türkiye'de yargının Fethullah Gülen Hocaefendi'nin sevenlerince, -Hizmet Hareketi'nce- 'domine edildiği' ileri sürülüyor bir haberinde.
Üstelik herhangi bir kaynak veya somut delil ortaya koymayarak. 'Yaygın kanı', 'yaygın kanaate göre' türü söylemlerle... Gazetecilik etiği ve hukukun temel ilkeleri çiğnenerek... Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın konuya dair açıklamasındaki şu tespit akıl sahipleri için bire bir: "... Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yargının ele geçirilebildiği, yüzeysel, kurumlaşmamış bir kabile devleti olarak göstermesi yönüyle de oryantalist bakış açısını yansıtmaktadır." Amerikan gazetesindeki çarpıtmanın bilgisizliğe dayanmadığı gayet açık. Bilinçli ifadelerle örgülü yazdıkları. Bir yandan yargı üzerinden AK Parti'yle araların bozulduğu havası pekiştirilirken, diğer yandan Kürt açılımında çıkar odaklı yakınlaşma yalanı yediriliyor paragraf içlerine. Korkunç dezenformasyona şöyle dikkatleri çekiyor vakıf: "Görünen o ki bir süredir Hizmet'i Kürt sorununda güvenlikçi olarak eleştirenler şimdi de 'hükümete ortak olmak istiyor' şeklinde eleştirmektedir. Hizmet'in Kürt açılımında bir şekilde hükümete ortak olabilecek hiçbir enstrümanı yoktur. Elindeki en önemli enstrüman toplum nezdindeki itibarıdır. Nitekim Sayın Gülen de bu itibarı 'Sulh hayırdır, hayır sulh içindedir' beyanıyla ifade etmiştir." Ve bir defa daha altını çiziyor ki: "Hizmet hareketi hiçbir siyasi ve sosyal camiayla çatışma içinde olamaz. Felsefi kökenini 'müspet hareket tarzı' tanımlı fikirden almaktadır. Doğası gereği, hiçbir başka grupla çekişme, rekabet, çatışma içinde de olamaz. Bütün sosyal ve siyasi grupların müspet faaliyetleriyle iftihar eder."
- tarihinde hazırlandı.