'Paralel devlet' tezi ikna edici değil

Başbakan Erdoğan’ın, yolsuzluk operasyonu sonrasında sıklıkla kullandığı ‘paralel devlet’ suçlaması Avrupa’da şaşkınlıkla karşılanıyor. Avrupa Parlamentosu liderlerinden Hannes Swoboda, bu tezi vaktiyle AK Parti için kullanılan “gizli gündemleri var” ithamına benzetti, inandırıcı olmadığını söyledi.

Avrupa Parlamentosu’nun (AP) en büyük ikinci grubunun lideri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “paralel devlet” iddiasının inandırıcılığını sorguladı. Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı (S&D) lideri Hannes Swoboda, 17 Aralık’ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından Erdoğan tarafından savunulan paralel devlet tezinin Brüksel’i ikna etmediğini söyledi. Dün STVHaber’de yayınlanan Avrupa Masası programında konuşan Sosyalist lider, “paralel devlet” iddiasını bir zamanlar AK Parti için kullanılan “gizli gündemleri var” ithamına benzetti. Hükümetin karşılaştığı her sorunu bu teze sığınarak izah etmeye çalıştığını savunan Swoboda, Erdoğan’ın bunca yıldır şimdilerde iddia ettiği “paralel devleti” fark etmemiş olmasını da anlayamadığını ifade etti. “Gerçek, paralel devletler değil, gerçek birtakım sorunların olduğudur.” diyen Swoboda, böyle bir yapının var olduğunun kabul edilmesi durumunda Erdoğan’ın bütün bunlardan habersiz olduğunu söylemenin mümkün olmadığını vurguladı. “Belki belli ittifaklar içindeydi ve bu ittifakları bozdu, bilemiyorum. Ama Erdoğan’ın tekrar gerçekleri görmeye başlaması lazım. Ve başbakan bunları çözmek için önüne çıkan fırsatları kullanmalı.” dedi. Son gelişmelerin Türkiye’yi Avrupa’dan uzaklaştırdığına işaret etti.

Türkiye, vizyonunu kaybetti

Erdoğan’ın ülkesi için büyük adımlar attığını ve takdir edildiğini belirten Swoboda, Başbakan’ın artık Türkiye için bir vizyonu olmadığını, ülkeyi içe kapattığını ve şahsi gündemini takip ettiğini söyledi. Yolsuzluk operasyonunun da Gezi Parkı olayları gibi ‘komplo’ olarak sunulmasına kızan Swoboda, AB’nin demokratik, güçlü ve çevresine model olabilecek bir Türkiye görmek istediğini vurguladı.

    Arap Baharı’nın ardından Türkiye’nin model ya da ilham kaynağı olarak görüldüğüne işaret eden Swoboda, “Aralıkta önce Mısır’ı sonra Tunus’u ziyaret ettim. Kimse artık Türkiye’den model ülke olarak bahsetmiyor. Bölge ülkelerine bir model olma özelliği kaybedildi.” dedi. 12 Eylül 2010 referandumu öncesi anayasa tadilatına destek verdiği için lideri olduğu siyasi grubun kardeş partisi CHP ile sert bir kavgaya tutuşan Swoboda, HSYK’nın tekrar değiştirilmesi durumunda AB-Türkiye müzakere sürecinin kesinlikle olumsuz etkileneceği uyarısı da yaptı.