Ümit Burnu'nda Yeni Bir Afrika
26 Ocak - 2 Şubat tarihleri arasında Kenya ve Güney Afrika Cumhuriyetlerine düzenlenen geziye Dr. Şahin Alpay, Yavuz Baydar, Mahmut Övür, Prof. Zafer Toprak, Prof. Dr. Binnaz Toprak, Prof. Dr. Füsun Üstel, Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, Prof. Dr. Kenan Gürsoy ve Prof. Dr.Belkıs Gürsoy'dan oluşan bir grup katıldı.
Grup, Kenya'nın Başkenti Nairobi'de, Light Akademi eğitim kurumlarının yöneticisi Mehmet Yavuzlar bey tarafından karşılandı. Yaklaşık 24 saat geçirilen Nairobi'de öğretmenler, veliler, yerel yöneticiler ve Türkiye'nin Nairobi Büyükelçisi, Türk okullarının Afrika'da üstlendiği misyondan övgüyle bahsettiler.
Yüklendikleri misyonla buralardaki okullar, velisinden öğrencisine, hitap ettikleri herkes için asırlık acıları unutup yeni bir sayfa açmaya ve makus talihi değiştirmeye doğru bir imkan olarak görülüyor. Irk, renk, din, dil, cinsiyet, ayrımı yapmadan eğitim veren okullar, yeni bir azim ve anlayış getirmiş ülkeye. Bu anlayışın semeresi, Türk okullarının çok kısa bir sürede, ülkenin önde gelen eğitim kurumları olarak tanınması olmuş.
Gezinin Kenya'dan sonraki durağı Afrika kıtasının en gelişmiş ülkesi Güney Afrika'ydı. Güney Afrika, göç eden milyonlarca Afrikalı için ekmek kapısı. Ülke tarihi "Beyaz Adam"ın 1488'de Ümit Burnu'nu keşfetmesiyle başlamış. 20. yüzyıl tarihine ırkçılık (Apartheid) sorunlarıyla geçen G. Afrika, bugün ırkçılığa karşı teori ve hukukta önemli gelişmeler kaydetmişse de pratikte hâlâ ciddi sorunlar yaşıyor. Gelir dağılımındaki büyük eşitsizlik, işsizlik, gasp, soygun, cinayetler ve bütün bunların oluşturduğu derin bir güvensizlik ortamı...
1999 yılından beri Güney Afrika'nın sorunlu fakat değişime açık atmosferinde 3 Türk koleji 1200 öğrenci kapasitesi ile eğitim veriyor. Okul gezileri, Johannesburg ayağında Horizon International High School'un Müdürü, Gürtuğ Yalvaç'ın Nelson Mandela'dan alıntılayarak söylediği "Dünyayı değiştirmek için en güçlü silah, eğitimdir..." felsefesinin etkisi altında geçiyor.
Ülkenin üç büyük şehrinde faaliyet gösteren Türk okullarının, her birinde mastırlı, doktoralı öğretmenler çalışıyor. Afrika'ya hizmet etmekten ayrı bir haz aldıklarını söyleyen eğitimciler kendilerine "farklı beyazlar" dedirtmeyi başarmışlar. Bu farklılığın göstergelerinden bir ise, okulun aldığı madalyalar. Hem öğrenciler hem veliler konuklarımıza ayrı ayrı Türk okullarının ve Türk eğitmenlerin kendileri için anlamını anlatıyorlar. Türkiye ve Türkçe ile özel bir bağ kurmuşlar.
Western Cape Eyaleti'nin Başkanı İbrahim Rasul, ülkesinde açılmış Türk okullarından memnuniyetle bahsediyor: "Dostluk elinin rengi olmadığını bize bu okullar gösterdi." diyor.
Çoğu Afrika'ya ilk defa ayak basan Türk gezi grubu için Türk Okullarının Türkiye'nin Güney Afrika'yla kurduğu ilk bağ olmadığını 1908-15 yıllarında iki ülke arasında büyükelçilik düzeyinde bir ilişki olduğunu öğrenmek de gezinin ilginç yönlerinden biri oldu.
Afrika gezisi zihinlerdeki klasik Afrika tahayyülünün yavaş yavaş gerçeğin arkasına düşmeye başladığını; Ümit Burnu'nun, belki de tarihinde ilk defa, adıyla müsemma bir süreci yaşamaya başladığını gösteren bir gezi oldu. Ortak insani değerlerde buluşmanın yolunun eğitimden geçtiğine dair inancı yenileyerek.
- tarihinde hazırlandı.