GYV’den yol arkadaşlarına vefa gecesi

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı (GYV), kurulduğu yıldan beri kendileri ile aynı yolda yürüyen, diyalog ve karşılıklı sevgi ve saygıyla birlikte yaşamayı destekleyen dostlarına, İstanbul’da bir vefa gecesi organize etti.

Onursal Başkanlığını Fethullah Gülen’in yaptığı GYV, kurulduğu 1994 yılından itibaren programlarına destek veren yol arkadaşlarını unutmadı. Altunizade’deki Mabeyn Restaurant’ında gerçekleşen program, vakfın ilk yıllarındaki programlarda çekilen fotoğraflardan oluşan bir sinevizyonla başladı.

Kendilerinin yaklaşık 15 yıl önceki hallerini gören katılımcılar bazen gülümseyerek, kaybettikleri arkadaşlarını gördüklerinde ise hüzünlenerek slâyt gösterisini izlediler.

Program çerçevesinde, vakfın Onursal Başkanı Gülen’in imzasını taşıyan plaketler davetlilere takdim edildi. Plakette, “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın kuruluş yıllarından itibaren gösterdiğiniz vefâkârâne gayretlerinize teşekkür eder, Rabbi Rahimimizin ihsanlarının devam ve temâdisini dilerim. Fiilen olmasa da duygu ve düşünceleriyle, yanınızda olmaya çalışan, pür kusur kardeşiniz; M. Fethullah Gülen.” ifadelerine yer verildi.

Günün anlam ve önemine dair bir konuşma yapan GYV Başkanı Mustafa Yeşil, zor dönemlerde beraber yürüdükleri insanları, sıkıntılı günlerin geride kaldığı bu günlerde yeniden bir arada görmekten duyduğu mutluluğu ifade etti. Konuşmasına, “Bu bir veda yemeği değil, bir vefa yemeği” diyerek son veren Yeşil, ilk plaketi vefa gecesine katılan Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos’a takdim etti.

“Çok vefakârsınız”

Plaketini aldıktan sonra bir konuşma yapan Patrik Bartholomeos, “Çok vefakârsınız” diye sözlerine başladı. GYV Başkanı Yeşil’in konuşmasında, “zor dönemlerden geçtik ve beraber yürüdük" şeklindeki sözlerini hatırlatan Patrik, 1990’lı yıllarda, “Bize ve vakfa hep şüpheyle baktılar" dedi. Evinde eski dosyaları karıştırırken bir gazetede 2008'de Ergenekon belgelerinin açıklandığı dönemlerde gördüğü bir haberi paylaştı. Söz konusu belgede, kendisi için hazırlanan bir istihbarat metninde “2005'te İzmir’e gitti, şu otelde kaldı. Şu kişilerle görüştü. Şu uçakla geri döndü" şeklindeki ifadeleri gördüğünü aktaran Bartholomeos, “İstihbaratın işi bu mu? Zaten bizim bültenimiz var. Orada bütün programlarımız yazılı" diye konuştu. Yine o dönemde Patrikhaneye bomba atıldığını, binalarının etrafında nümayişler, gösteriler yapıldığını dile getiren Patrik, bunun sadece kendilerine değil, diğer gayri Müslim cemaatlerine ve Gülen Hocaefendinin sevenlerine de yapıldığının altını çizdi.

Program dolayısı ile GYV’ye teşekkür eden Bartholomeos, “ABD'deki Fethullah Gülen Hocaefendi’ye selamlarımızı ve hayır dualarımızı gönderiyoruz” diyerek konuşmasını bitirdi.

Rahatsızlığı sebebiyle geceye katılamayan Türkiye Ermenileri Patriği Mesrop II, adına plaketini almak üzere kürsüye gelen Türkiye Ermenileri Eş Patriği, Aram Ateşyan, Mesrop II’nin hastanede bitkisel hayatta yaşam mücadelesi verdiğini ifade etti. “Patriğimizin sevgisinin kalbinizde olduğunu görüyorum" diyen Ateşyan, “kendisi dualarınızı bekliyor" dedi.

Ateşyan ayrıca, bu ülkenin çocukları olarak birlik ve beraberlik içinde mutlu günler görmeyi umduklarını da sözlerine ekledi. Patrikhane ve ruhani heyet adına teşekkürlerini ifade eden Ateşyan, “Sayın hocamıza selamlar" diyerek sözlerine son verdi.

Konuşma sırası kendisine geldiğinde Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Mete Tuncay, ülke olarak birlikte yaşama konusunda kötü sınavlar verdiğimize vurgu yaparak, “Umarım bundan sonra iyi sınavlar veririz” dedi.

Türkiye Musevi Cemaatı Hahambaşısı İsak Haleva yerine plaketi alan Musevi Cemaatı Genel Sekreteri Yusuf Altıntaş, vakfın çalışmalarına eskiden olduğu gibi gerektiği yerde gerektiği şekilde destek vermeye devam edeceklerini kaydetti.

Programda ayrıca, Süryani Kadim Ortodoks İstanbul Metropoliti Flüksinos Yusuf Çetin, GYV Onursal Başkanı Gülen’in Türkiye’de dinler arası diyalogu başlatan kişi olduğunu söylerken Süryani Katolik Patrik Vekili Korepiskopos Yusuf Sağ ise, “Gülen burada yok ama ruhsal anlamda bir araya geliyoruz. Dualarımızla birbirimize ulaşabiliyoruz" şeklinde konuştu.

Vefa bir mü’min vasfıdır

AK Parti Eski Milletvekili Edibe Sözen, GYV’nin Türkiye’nin entelektüel çehresine yaptığı katkıları her zaman yâd ettiğini söylerken, gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak, “Vefa benim için çok önemlidir. Eski not kağıtlarımı bile atmaya kıyamam kaldı ki insanlara daha da vefalıyımdır" diyerek, kendisini bu geceye davetlerinden ötürü GYV’ye teşekkür etti.

MEDAM Başkanı Bekir Karlığa, Türkiye’nin son 15 yılda büyük değişimler geçirdiği ve medeniyetler, dinler, kültürler arası diyalogda büyük mesafeler alındığı bilgisini vererek diyalog çalışmaları nedeniyle GYV’ye teşekkür etti. Karlığa, “Vefa bir mümin vasfıdır" diyerek konuşmasını bitirdi.

Söz sırası kendisine geldiğinde duygusal bir konuşma yapan modacı Neslihan Yargıcı, “16 sene önceydi. Bir telefon geldi. Karşıdaki ses bir vakıftan bahsediyordu, öyle tanıştık" dedi. Kendisinin bir İstanbul çocuğu olarak Beşiktaş’ta doğup büyüdüğünü söyleyen Yargıcı, okulunda çok farklı dinden, kültürden ve dilden arkadaşları olduğunu belirterek, “Farklıydık ama farkımızın farkında değildik” dedi.

Bir çocukluk arkadaşı olan Veronika’dan bahseden Yargıcı, “Veronika benim çocukluk arkadaşımdı. Birlikte oynardık. Bir gün annesi ve babası ile birlikte bize geldi. Babam babasına elimizden gelen bir şey yok der gibi üzgün üzgün bakıyor, Veronika hiçbir şeyden habersiz endişeyle babasına bakıyordu. Sonra öğrendim ki onlar başka bir ülkeye göç etmek zorunda bırakılmışlardı. Bir daha da Veronika’yı görmedim” dedi.

Çocukluğundaki o zenginliği ve renkliliği tarihte yaşanılan acı olaylar nedeniyle gitgide kaybetmek üzereyken Hizmet hareketi ile tanıştığını dile getiren Yargıcı, “Bu güzelliği kaybetmek üzereyken bu cemaatte bu güzellikleri yeniden buldum" şeklinde konuştu. Yaklaşık 30 kişinin katıldığı ve samimi bir ortamda gerçekleştirilen “Vefa Gecesi” katılımcılara verilen çeşitli hediyelerin ardından sona erdi.