Hocaefendi Her Zamanki Gibi Doğruyu Söylüyor

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fethullah Gülen'in Gazze'ye giden yardım gemilerine yapılan saldırıyla ilgili görüşlerine destek verdi. Türkçe Olimpiyatları'nın ödül töreninde konuşan Arınç, "Hocaefendi'nin konuşmasının ne anlama geldiğini bana soruyorlar. Hocaefendi her zaman olduğu gibi doğruyu söylüyor." dedi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 8. Türkçe Olim-piyatları'nın ödül töreninde Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Gazze'ye giden yardım gemilerine yapılan saldırıyla ilgili açıklamalarına destek verdi. Ankara Arena Kapalı Spor Salonu'ndaki programda Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na ödül vermek için çıktığı kürsüde, gazetecilerin sormak istediği soruya başta cevap vereceğini belirterek, "Hocaefendi'nin bir konuşmasının ne anlama geldiğini bana soruyorlar. Hocaefendi her zaman olduğu gibi doğruyu söylüyor." dedi.

Türkiye'nin başını çektiği yardımsever bir grubun Gazze'ye insani yardım için yola çıktığını, gemilerinde ise ilaç, mama, gıda olduğunu hatırlatan Bülent Arınç, şöyle konuştu: "Sadece insani yardım amacını taşıyordu. Müspet hareket eden kazanır, bu gemi yolcularıyla birlikte müspet hareket etti. Kazanan haksızlığa karşı yardım götürenlerdir, kaybeden zalimlerdir, zorbalardır, cinayeti işleyenlerdir."

Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Gazze ile ilgili sözlerinin ne anlama geldiğinin medya tarafından kendisine sorulduğunu aktaran Bülent Arınç, "Hocaefendi her zaman olduğu gibi doğruyu söylüyor. Her şeye rağmen müspet hareket etmeliyiz, bunun imkânlarını araştırmalıyız. Zulme uğrayabiliriz ama hiçbir zaman zalim olmayacağız. Adına enstitüler açılan ve bu öğretiler için parlamentolarını, üniversitelerini tahsis eden dünyada yüzlerce ülke var. Ne diyor bu insan? İnsanlara ne söylemek istiyor? Hangi metodu takip ediyor. Açıyorlar, bakıyorlar, inceliyorlar altından barış, sevgi ve müspet hareket çıkıyor. O yüzden bütün dünyanın takip ettiği bu sistemi elbette biz de takip edeceğiz. Ve bunun takipçisi olacağız ki insanlar bizim iyi niyetimize güvensinler, samimiyetimize güvensinler." dedi.

Hocaefendi'nin 12 senedir Türkiye'nin dışında olduğunu ve haksız bir şekilde hicrete mecbur edildiğini anlatan Bülent Arınç, şöyle devam etti: "Hakkında yapılmadık iftira kalmadı. Medyası, siyasetçileri, birtakım çıkar odakları, Türkiye'nin karışmasında fayda umanlar Hocaefendi'yi hep kötüledi. Hep şüphe ile baktılar, bağlantılarını araştırdılar. O da 12 senedir hüzünlü gurbeti tercih etti. Arkadaşlar, bu kişi hakkında onlarca beraat kararı var ve Türkiye'ye gelmesinde hiçbir engel de yok. Ama bakın o ne yapıyor? 'Benim Türkiye'ye gelmemde hiçbir engel yok. Ama ola ki birileri, benim bu gelmemle Türkiye'yi karıştırmak isteyebilir. İşte ben müspet hareket ediyorum. Türkiye'nin karışmasındansa, insanların yalana yanlışa sapmasındansa, çok sevdiğim vatanımdan uzakta kalmayı tercih ediyorum.' diyor. Bu okullara nasıl şüphe ile bakıldıysa. Nasıl ajanlar konulduysa. Sonunda 'Sadakna. Bunlar güzel insanlar. Bunlar doğru insanlar. Bunlardan zarar gelmez. Bunlar ancak ülkemize yarar sağlar' diye düşünülmüşse. İşte aynen Hocaefendi de yarın uçağa binip geldiğinde Türkiye'ye havaalanında çiçeklerle karşılayacak olanlar hakkında binbir türlü iftira yapanlar olacak. Türkiye bu noktaya gelmiştir emin olun. Ağızlarını her açtıklarında Hocaefendi'ye iftira atanlar şimdi kendilerine destek bulmak için onu referans göstermeye başladı. Çiçekleri de hazırlamaya başlasınlar artık." (İbrahim Asalıoğlu)