Kendi İklimimiz

20. asra girerken beşeriyet bütün dünyayı kasıp kavuran bir değerler kargaşasına şahit oldu. Bir dönem baş üstünde tutulan değerler hor ve hakir görülürken, sefil arzu ve istekler ise baş tacı edilmeye başlandı. Bu arada bizim dünyamız da bu umumi herc ü mercten nasibini aldı ve ciddi sarsıntılara maruz kaldı. 21. asır ise insanın yeniden kendi özüne, iç alemine dönüş çabalarına tanıklık etti.

İşte Prizma Serisi'nin beşinci kitabı olarak 'Kendi İklimimiz' adıyla piyasaya çıkan Fethullah Gülen Hocaefendi'nin bu eseri değişik düşünce sistemleri, hayat felsefeleri arasında, bizim düşünce sistemimizin, hayat felsefemizin karakteristik özelliklerini, kilometre taşlarını, 'manevi kodları'nı ele alıp tahlil ediyor ve böylece bahsini ettiğimiz iç alemine dönüş seyahatine çıkmak isteyenler için bir rehber kitap vazifesini görüyor.

Bu açıdan kitaba baktığımızda 'Perspektif' başlığı altındaki birinci bölümde karşımıza ilk çıkan konu sadakat ve vefa. Yani bizim yamaçlarımızın gülü ve çiçeği olan iki önemli dinamik. Yine aynı başlık altında işlenen önemli bir konu muhasebe. Gerçek derinlik ve enginliğini bizim dünyamızda bulan muhasebe hissi ve bunu en kamil manada hayatlarına taşıyan muhasebe sultanları temel ve sahih kaynaklardan beslenen referanslarıyla günümüz okuyucusuna sunuluyor. Üçüncü bölümde 'Ramazan'ın ruhani ikliminden istifade' başlığı altında ise bizim dünyamıza has iç güzelliklerden ve manevi atmosferden kesitler resmedilip, zihin ve kalp salonumuza bir tablo halinde asılıyor.

Kendi İklimiz kitabı ayrıca asrın getirdiği tereddütlere, insanımızın imanını zedeleyecek, kalp ve kafalarında vesvese oluşturulabilecek sorulara ikna edici ve doyurucu bir şekilde verilen cevapları içeriyor. Bu noktada yazarın hem dinin temel kaynaklarına hem de sosyal ve pozitif bilimlere olan vukufiyeti dikkat çekiyor. Mesela 'kainatın altı günde yaratılması' ile ilgili soruya verilen cevap söylediğimiz hususa güzel bir misal teşkil etmektedir. Burada öncelikle 'zaman' kavramının izafiliğinin Kur'ân'dan ve kâinat kitabından delillerle izah edildiğini görmekteyiz. Böylece 'gün' kelimesinin, sınırlarını tam olarak bilemeyeceğimiz bir zaman dilimini ifade ettiği açık ve berrak bir üslupla ortaya konulmuş oluyor. Daha sonra ise kâinatın def'î ve ânî bir şekilde değil de altı günde yaratılmasının 'hikmet'leri dört madde halinde izah ediliyor. Konunun, derin ulûhiyet hakikatlerini ihtiva etmekle birlikte düz bir okuyucunun anlayacağı sadelik ve berraklık içinde sunulması ise ayrıca dikkat çekilmesi gereken bir husus.

Asrın getirdiği tereddütlerle ilgili 'Allah Adem'i kendi suretinde veya Rahman suretinde yarattı' hadisinde anlatılmak istenen nedir?', 'Uzayda canlılar var mı?', 'Reenkarnasyon nedir? Bazıları reenkarnasyonu Kur'an ayetleriyle telif ediyorlar, ne dersiniz' soruları da burada hatırlanabilir. Çünkü bu sorular günümüz insanının zihninde yaygın olarak yer bulan veya yaygın bir şekilde yer bulması için çaba gösterilen ve mutlaka herhangi bir mantık ve muhakeme boşluğuna düşülmeden cevabının verilmesi gereken sorular.

Bu sebeple son söz olarak diyebiliriz ki, sağlam bir dini altyapı ve muhkem bir bakış açısıyla bu ve benzeri soruların cevaplarını öğrenmek, insan-kainat-Yaratıcı münasebeti ve varoluş sırları konusunda derinleşmek istiyorsanız bir başucu kitabı olarak 'Kendi İklimimiz' sizi bekliyor. Esere NT mağazaları ve diğer seçkin kitapçılardan ulaşılabilir.