Ecevit ve Din

Bülent Ecevit bu yaştan sonra taban genişletmek için "Fethullahçı" da mı oldu? "Demokratik sol"un Fethullah Gülen camiasına yakın sağcı adaylar göstermesi ne anlama geliyor?

Herkesin merak ettiği bu soruları önce Fethullah Gülen'in yakın çevresine, sonra da "Ecevit'in Fethullahçı adayı" diye bilinen Afyon 1. sıra DSP adayı doktor Gaffar Yakın'a sordum.

Önce "Hocaefendi"nin çevresinde anlatılanlar: "Gaffar Yakın'a aday olması için teklif bizzat Ecevit'ten geldi. Biz kimseye aday önermedik. Bizde her parti var. "Şu parti" desek intiharımız olur. Düzenlediğimiz Şehitlik Gecesi'ne Çiller gelince, yanlış yorumlanır diye Hocaefendi katılamadı. Gaffar Yakın gibilerin adaylığı bize zarar bile verdi. Ancak 28 Şubat sürecinde Ecevit delikanlılık yaptı ve en zor dönemde camiaya sahip çıktı. O yüzden de bu millet gereğini yapar."

Tasavvuf uzmanı olan tıp doktoru Gaffar Yakın, Fethullah Gülen'in manevi başkanlığındaki Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın danışmanlığını yaptı. Vakfın geçen yıl Abant'ta tartıştığı İslam ve Laikliği Uzlaştırma Projesi ona ait. "İslam, Laiklik, Atatürk: Yeni Çağa Yeni Yorum" kitabının da yazarı.

Yakın, bir ara Aykut Edibali ile birlikte "Yeniden Milli Mücadele" ekibi içinde de yer almıştı. İki dönem önce ANAP'tan seçildikten sonra istifa edip bağımsız oldu. Yakın, Cuma günü tatil olsun diye Meclis'te önerge vermişti.

Gelelim Gaffar Yakın'ın söylediklerine... Ecevit'le yakın teması bağımsız milletvekili olduğu günlerde Meclis sıralarında yan yana otururken başlamış. Hoşgörü Hareketi'nin üyesi olarak İslamı, laiklik ve demokrasi ile bağdaştırmaya çalıştığını belirten Gaffar Yakın'a göre Atatürk gibi Ecevit'in de üstün bir İslami bilgisi var; tevazu, hoşgörü, kibir yokluğu gibi özellikleriyle Bülent Bey İslam'ın prensiplerini zaten yaşıyor ve Yesevi, Hacı Bektaş, Yunus Emre, Mevlana çizgisindeki yoruma katılıyor.

Ecevit'in dindarlarla çatışan değil, uzlaşan bir laiklik anlayışı olduğunu belirten Gaffar Yakın, "Benim kimliğimle bir mesaj verilmek isteniyor. Toplumsal uzlaşmaya giden yolda üzerime düşen rolü üstlendim" diyor ve ekliyor: "Bülent Bey bir adım attı, ben bir adım attım..."

Gaffar Yakın'a Cuma'nın tatil olması için verdiği önergeyi hatırlatınca da özetle şunları söyledi: "Laiklik insanların ibadetlerini özgürce yerine getirmeleri demektir. Bugünkü Türkiye'de bu yapılamıyor. Cuma namazı için öğle tatili saati yeniden ayarlanabilir. İslam'ın laiklik ve demokrasi ile bağdaştığını halkımıza anlatma şansımız var. Bu şansı değerlendiriyoruz..."